Yüzyıllarca süren bir dönemde yönetim savsaklamasının devlet yapısında açtığı yaraları iyileştirmek için harcanacak çabaların en büyüğünü, hiç kuşku yok ki, bilim ve kültür yolunda göstermemiz gerekecektir.
Temmuz 1921, Milli Eğitim ile İlgili Söylev ve Demeçler, Cilt I
Baylar, yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri öğrenimin sınırı ne olursa olsun, en önce, her şeyden önce, Türkiye’nin bağımsızlığına, kendi benliğine ve ulusal geleneklerine düşman bütün öğelerle savaşmak gereği öğretilmelidir. Bunun için, dünyanın uluslararası durumuna göre, böyle bir savaşın gerektirdiği öğeleriyle donatılmış olmayan bireylere ve bu bireylerden oluşmuş toplumlara yaşam ve bağımsızlık hakkı yoktur.
Mart 1922, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I
Gözlerimizi kapatıp dünyadan soyutlanmış olarak yaşadığımızı düşünemeyiz. Ülkemizi bir çember içine alıp dünyaya ilgi duymadan yaşayamayız. Tersine, ileri ve uygar bir ulus olarak uygarlık alanı içinde yaşayacağız; bu da ancak bilimle, teknikle olur. Bilim ve teknik neredeyse oradan alacağız ve ulusu her bireyinin kafasına koyacağız. Bilim ve teknik edinmek hiçbir sınırlama ve koşula bağlı değildir.
Ekim 1922, Milli Eğitim ile İlgili Söylev ve Demeçler, Cilt I
Hiçbir zaman aklımızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” kuşaklar bekliyor.
25 Ağustos 1924, Milli Eğitim ile İlgili Söylev ve Demeçler, Cilt I
Ulusal kültürün her yönde gelişerek yükselmesini Türkiye Cumhuriyetinin temel direği olarak sağlayacağız.
Kasım 1932, Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt I
Öğrenci, hangi yaşta olursa olsun onlara geleceğin büyükleri gözüyle bakmalı, onlara öyle davranılmalıdır.
Devrim Gençliği Dergisi