Güney Amerika’da beyaz ırkla kırmızı derili insanlar dirsek dirseğe yaşayan Amerikalılardır. Bugün büyük çağdaş milletlerden olan Fransızlann, lngilizlerin, çeşitli ırklann çaprazlama sonucu olduğu bilinmektedir. Millet oluşumunda toprağın önemini büsbütün reddedenler vardır. Bu düşüncede bulunanlar, toprak sadece çalışma ve uğraşma alanıdır diyorlar. Şimdi bu noktaya dikkat edelim; Fransızlarla Ingilizler arasındaki savaşlar her iki millette milliyet bağlarını kuvvetlendirdi. Alman milliyeti, Napolyon’a karşı savaşlardan; İspanya milliyeti, Mağribilerle mücadelelerden doğdu. Eski küçük Yunan hükümetleri Iranlılara karşılık vermek için birleştikten sonra Yunan milliyeti başlar. Türklerin her şeye rağmen bütün çağlarda millet dayanışma ve bağlarının korunmuş kalması sadece sürekli savaş halinde bulunmasındandır. Son inkılâp yıllarında birliğin dogmasında kuvvetin ve savaş halinde bulunmanın etkisi önemlidir. Bu bilgiye göre, savaş ırkların birleşmesinde en kuvvetli etkendir. Millet neye derler? Sorusuna bugünkü, çağdaş görüşlere uygun ilmi bir tanım yapabilmek için yürüttüğümüz tartışmayı yeterli görelim. Onun üzerinde bir an durup düşünelim; bugün Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmuş olan Türk milleti’ni incelerken bulduğumuz koşullan, tekrar gözden geçirelim.
a. Siyasi varlığımızın dışında, başka ellerde, başka siyasi topluluklarla, isteyerek veya istemeyerek kader ortaklığı yapmış, bizimle dil, ırk, köken birliğine sahip ve hatta yakın uzak tarih ve ahlak yakınlığı görülen Türk topluluklan vardır. Tarihin bir olayının sonucu olan bu durum, Türk milleti için acıklı bir hatıradır, fakat Türk milletinin tarihi ve ilmi olarak oluşumundaki asalete, dayanışmaya asla zarar vermez.
b. Bugünkü Türk milleti siyasi ve sosyal topluluğu içinde kendilerine Kürdük fikri, Çerkezlik fikri ve hatta Lazlık fikri veya Boşnaklık fikri propaganda edilmek istenmiş vatandaş ve millettaşlanmız vardır. Ancak geçmişin zorba dönem ürünü olan bu yanlış adlandırmalar, birkaç düşman aleti, gerici beyinsizden başka hiçbir millet bireyi üzerinde üzüntüden başka bir etki yaratmamıştır. Çünkü bu millet evladı da tüm Türk topluluğu gibi aynı ortak geçmişe, tarihe, ahlaka, hukuka sahip bulunuyorlar.
c. Bugün içimizde bulunan Hıristiyan, Musevi vatandaşlar, kader ve şahıslarını Türk milliyetine vicdani arzulanyla bağladıktan sonra kendilerine yan gözle, yabancı düşüncesiyle bakılması, medeni Türk milletinin asil ahlakından beklenebilir mi?
Medeni Bilgiler, S. 45-46