Osmanlılar, girişecekleri askerî hareketlerin genişliğine uygun hazırlıklı ve
tedbirli davranmadıkları için, daha çok, his ve hırslarının etkisi altında hareket
ettikleri için Viyana’ya kadar gittikleri halde, çekilmeye mecbur olmuşlardır.
Ondan sonra, Budapeşte’de de duramadılar, geri döndüler; Belgrad’ta da mağlûp
ve çekilmeye mecbur edildiler. Balkanları terk ettiler. Rumeliden çıkarıldılar. Bize,
içinde henüz düşman bulunan bu vatanı miras bıraktılar. Bu son vatan parçasını
kurtarırken olsun hırslarımızdan, hislerimizden vazgeçerek temkinli olalım.
Kurtuluş için… Bağımsızlık için eninde sonunda düşmanla bütün
mevcudiyetimizde vuruşarak ona mağlûp etmekten başka karar ve çare yoktur ve
olamaz!…
1922 (Nutuk II, s. 636-637)

Afyonkarahisar’da doğdu, Ankara’da büyüdü. Yazmayı, yaratıcı olmayı, okumayı sever; bunlar için yaşar. Yaptığını düşünmez, düşündüğünü yapar. Aklın ve vicdanın yolunda hukukun ve ilmin üstünlüğünü savunur, hayal kurmak yerine hedef seçmeyi düstur edinmiş yazmaya derdinden meyil etmiş fikri hür Atatürk gencidir.