Osmanlılar, girişecekleri askerî hareketlerin genişliğine uygun hazırlıklı ve
tedbirli davranmadıkları için, daha çok, his ve hırslarının etkisi altında hareket
ettikleri için Viyana’ya kadar gittikleri halde, çekilmeye mecbur olmuşlardır.
Ondan sonra, Budapeşte’de de duramadılar, geri döndüler; Belgrad’ta da mağlûp
ve çekilmeye mecbur edildiler. Balkanları terk ettiler. Rumeliden çıkarıldılar. Bize,
içinde henüz düşman bulunan bu vatanı miras bıraktılar. Bu son vatan parçasını
kurtarırken olsun hırslarımızdan, hislerimizden vazgeçerek temkinli olalım.
Kurtuluş için… Bağımsızlık için eninde sonunda düşmanla bütün
mevcudiyetimizde vuruşarak ona mağlûp etmekten başka karar ve çare yoktur ve
olamaz!…
1922 (Nutuk II, s. 636-637)