O, hiçbir zaman kendisini düşünmedi, bütün varlığını memleketine ve ileri bir insanlık idealine vakfetti. Hiçbir zaman hayal peşinde koşmadı.
Onun içindir ki ölümü üzerinden 22 yıl geçmiş olmasına rağmen bugün de dünkü gibi canlıdır ve ulusuna yol göstermektedir.
Ulus Gazetesi, 10 Kasım 1960
Asker Atatürk, Avrupalı güçlerin düzenlerine, o zaman hiç kimsenin göze alamadığı bir ataklıkla karşı koydu, böylece ülkesini tarihini değiştirdi.
Devlet adamı Atatürk, Avrupa ülkelerinin sonradan Türkiye’yi eşit haklarla tanımlamalarını, giderek, Türkiye’nin eski düşmanı Rusya’ya karşı bir siper, orta doğu dünyasında bir denge öğesi olarak Atlantik Antlaşmasına katılmasını sağladı.
O, Türkiye’ye yalnızca sürekli kurumlar değil, kökü yurtseverlikte, yeni bir kendine güvenle beslenen, yeni çabaları büyük armağanlarla değerlendirecek, ulusal bir ülkü kazandırdı. Onlara, içten inandıkları, yalnız ayrı bir yolda gerçekleştirmeye çabaladıkları Batı demokrasisinin değerine inancı aşıladı.
Verdiği her şey, bugünün Türk’ünde yaşama gücü olarak sürmektedir.
Yeni Dergi, 3 Aralık 1964