İzmir, kırk asırlık bir ecdat yurdudur. İzmir, bu kadar derin bir tarihe malik olmakla beraber coğrafî durumu sebebiyle ekonomik ve siyasî çok büyük bir ehemmiyete maliktir. İşte bunun içindir ki, Türkiye’yi mahvetmek isteyen düşmanların, herşeyden evvel gözleri bu tarihî, bu mühim beldeye döner. Nitekim düşmanlarımız en evvel burasını işgal etmişler, ondan sonra daha doğuya ilerlemişlerdir. İzmir’in işgali, bütün milletin kalbinde derin bir yara husule getirmiştir. Herkes İzmir için feryat ediyordu. İzmir, halkın elemlerini, feryatlarını, azim ve imanını ifade etmek için bir parola olmuştu. Muhtelif görüş noktalarından çok kıymetli olan İzmir, elbette düşmanların elinde bırakılamazdı ve nitekim bırakılmadı. 1923
(Atatürk’ün S.D.II, s. 84)

Afyonkarahisar’da doğdu, Ankara’da büyüdü. Yazmayı, yaratıcı olmayı, okumayı sever; bunlar için yaşar. Yaptığını düşünmez, düşündüğünü yapar. Aklın ve vicdanın yolunda hukukun ve ilmin üstünlüğünü savunur, hayal kurmak yerine hedef seçmeyi düstur edinmiş yazmaya derdinden meyil etmiş fikri hür Atatürk gencidir.