Türk milletinin başında belâ olduğu asırlardan beri sabit olan hilâfetin kaldırılmasıyla Türk Cumhuriyeti, tarihin akışında lâyık olduğu temiz ve kuvvetli itibar mevkiini hakkıyla elde etti. Cumhuriyet Halk Partisi, Türk bağımsızlığı gibi Türk Cumhuriyeti’ni de hilâfetten ve her türlü iştirak ve müdahalelerden uzak olan güvenli şeklinde ilelebet muhafazaya vücudunu vakfetmeyi, vatanın birinci derecede mevcudiyet sebebi saymaktadır.
1927 (Atatürk’ün T.T.B. IV, s.530)
Unvanı halife olsun, ne olursa olsun hiç kimse, bu milletin mukadderatında ortaklık sahibi olamaz. Millet, buna kat’iyen müsaade edemez. Bunu teklif edecek hiçbir milletvekili bulunamaz.
1922 (Nutuk II, s. 700)
Millî egemenlik kuralı, hilâfetsiz Türk Cumhuriyeti ile en mükemmel şekline ulaştırıldı. 1927
(Atatürk’ün T.T.B. IV, s. 531)
Açık ve kesin söylemeliyim ki, İslâm topluluğunu bir halife heyulâsıyla hâlâ uğraştırmak ve aldatmak gayretinde bulunanlar, yalnız ve ancak İslâm topluluğunun ve bilhassa Türkiye’nin düşmanlarıdır. Böyle bir oyuna hayalini bağlamak da, ancak ve ancak cahillik ve dalgınlık eseri olabilir.
1927 (Nutuk II, s. 851)

Afyonkarahisar’da doğdu, Ankara’da büyüdü. Yazmayı, yaratıcı olmayı, okumayı sever; bunlar için yaşar. Yaptığını düşünmez, düşündüğünü yapar. Aklın ve vicdanın yolunda hukukun ve ilmin üstünlüğünü savunur, hayal kurmak yerine hedef seçmeyi düstur edinmiş yazmaya derdinden meyil etmiş fikri hür Atatürk gencidir.