Salih Bozok anlatıyor:
“İngilizler Çanakkale’de Anafartalar Grubu’nu mağlup edip de cepheyi sökemeyince, yeni bir harekete giriştiler ve bu cepheyi sağdan çevirmek istediler. Düşmanın planını bozmak için Kireç Tepe’yi tutmak lazımdı. Hâlbuki oraya giden tek bir dar yol savaş gemileri tarafından makaslama ateş altında tutuluyordu. Her an gülleler korkunç patlayışlarla ortalığı alt üst ediyor, ölüm saçıyordu. Bir insanın değil, bir kurdun bile geçmesine imkân görülmüyordu. Kireç Tepe’yi tutmak emrini alan Türk subay ve askerleri tereddüt içindeydiler; fırsat gözetiyorlardı. Fakat düşmanın ateşi bir an bile kesilmiyordu. Mustafa Kemal bu hali görünce siperlere koştu, askerlerin arasına karıştı ve sordu:
“Niçin geçmiyorsunuz?” İçlerinden biri cevap verdi:
“Düşman ölüm saçıyor, geçilemez!” Mustafa Kemal zerre kadar korku ve tereddüt göstermen:
“Oradan böyle geçilir!” dedi ve ileri fırladı. Mehmetçik artık durur mu? O da kumandanın arkasından ileri atıldı. Toz, duman, alev ve ölüm kasırgasını yaran askerler karşıya vardılar, tepeyi tuttular.
Anılarla Atatürk, İstanbul Görsel Yapım Prodüksiyon