Atatürk, Anafartalar’da düşmanı şaşkına çevirirken gerektikçe hasmının durumundan bilgi edinmek için:
“Bir dil yakalayın!” der; Mehmetçikler de ne yapıp yapıp karşı taraftan bir asker yakalar getirirlerdi. Bir gün getirilen dilden gerekli bilgiler alındıktan sonra Ata sorar:
“Peki, sen Yeni Zelandalısın madem, Türklerden ne kötülük gördün ki vuruşmak için kalkmış ta oralardan buraya gelmişsin?”
Yeni Zelandalının bunu sırf spor için yaptığını ve kendisini sportmen olduğunu övüngen bir tavırla söylemesi üzerine Ata:
“İyi ama sportmenliğin ne işe yaradı? Baksana, bir erimizin önüne düşmüş kuzu kuzu buraya getirilmişsin!” deyince tutsak şu karşılıkta bulunur:
“Sizin eriniz spor kurallarını çok kaba bir şekilde çiğneyince ben ne yapabilirdim? Sportmen olmayan hasımlarla karşılaşacağımı bilseydim hiç gelmezdim!”
Meğer Mehmetçik, Zelandalıyı en can alacak yerinden yakalayarak sıkıp bayıltmış, avını ayılıncaya dek sırtında taşımız, sonra da elini çekmeden Türk siperlerine değin sürmüştür. Ata bu öyküyü anlatır. Zelandalının sportmenlik anlayışına, Mehmetçiğin de kullandığı pratik (!) usule gülerdi.
Anılarla Atatürk, İstanbul Görsel Yapım Prodüksiyon

Afyonkarahisar’da doğdu, Ankara’da büyüdü. Yazmayı, yaratıcı olmayı, okumayı sever; bunlar için yaşar. Yaptığını düşünmez, düşündüğünü yapar. Aklın ve vicdanın yolunda hukukun ve ilmin üstünlüğünü savunur, hayal kurmak yerine hedef seçmeyi düstur edinmiş yazmaya derdinden meyil etmiş fikri hür Atatürk gencidir.