Başbakanın başkanlığı altında milletvekillerinin oluşturacağı “Bakanlar Kurulu” hükümetin genel siyasetinden birlikte sorumludurlar. Milletvekillerinden her biri kendi yetkileri içerisindeki yapılan çalışmalardan ve emirleri altındakilerin hareketlerinden ve siyasetlerinin tüm gidişlerinden bir bir sorumlu olurlar.
Bir vekilin emrindekinin yasaya aykın hareketinden veya yanlış ve zararlı bir siyaset izlemesinden sorumlu olması, bu yolsuz hareketi bilmesi halinde suçlu ve sorumlu hakkında meselenin içeriğine göre soruşturma yapmaya zorunlu olması demektir. Vekile ancak bilgisine rağmen, bu görevini yapmadığı zaman sorumluluk düşer. Yoksa bazı yanlış anlayanlann görüşleri gibi ülkenin içinde veya dışında herhangi bir memurun yalan söylediği bir hata veya suçtan doğacak sorumluluğun, memurun mensup olduğu bakanlığın bakanına yöneltilmesi hiç bir zaman doğru olamaz.
Milletvekillerinin sorumluluğu, kendilerine çalışma yetkisi vermiş olan Büyük Millet Meclisine karşı ortaya çıkar.
Milletvekillerinin görev ve sorumlulukları ayn bir yasa ile belirlenir.
Milletvekilleri hakkında kişisel hareketlerinden dolayı yapılacak soruşturma ve işlemler, milletvekilleri hakkındaki kurallara tabidir. Görevlerinden dolayı milletvekilleri için üç tür sorumluluk vardır. Bunlann aşağıdaki iki esas üzerinde açıklanması uygundur:
Siyasi Sorumluluk
Bu sorumluluk hükümetin ortak siyasetine veya bir milletvekilinin kendi görev ve yetkisi içerisindeki çalışmaya ait olabilir. Her iki değerlendirmeye göre ya tüm hükümet veya işin ilgilisi olan milletvekili, Meclis huzurunda sorguya çekilir. Bu işleme “gensoru” denir, gensoru yöntemi Meclisin iç tüzüğünde yazılıdır. Bu kitabın Meclis konusunda da buna ilişkin açıklama verilecektir. Konuyla ilişkisi olan milletvekilleri fikir ve eylemlerini savunduktan ve durum Meclis tarafından görüşüldükten sonra Büyük Millet Meclisi’nin çoğunluğu güvensizlik oyu verirse meselenin içeriğine göre ya bütün Bakanlar Kurulu veya tek milletvekili istifa etmek zorunda kalır. Siyasi sorumluluğun sonucu, Büyük Millet Meclisinin en esaslı haklanndan birisi olan işbu milletvekilliği düşürme cezasına uğramaktır.
Milletvekillerinin Vekilliklerinin Düşürülmesi Ne Demektir?
Burada önemle dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. Görevinden bu şekilde düşürülmüş olmak, hiçbir hükümet veya milletvekili için onursuzluğu ve hiçbir manevi eksikliği gerektirici olamaz. Bu olay o an için devlet işinin idaresinde Meclisle hükümet arasında düşünce uyumu olmadığını tespit etmekten ve milli iradenin egemenliğini göstermekten oluşmaktadır. Bu yol ile görevinden düşürtülmüş bir milletvekilinin az veya çok zaman sonra yeniden vekillik makamına gelmesi, her zaman olmuştur. Az veya çok değişen durum ve koşul, aynı kişinin hatta yine aynı Meclisin güveni altında başanlı işler görmesini mümkün kılacak ortamı hazırlarlar. Eğer bir vekilin Yüce Divana gönderilmesine Büyük Millet Meclisi karar verir veya bir vekil yasal olarak milletvekilliği sıfatını kaybederse bu durum aynı zamanda vekâlet mevkiinden de düşürülmesine sebep olur. Bu durumu siyasi sorumluluk sonucunda meydana gelecek düşüş ile karıştırmamak gerekir. Yine de Meclis tarafından suçlanarak Yüce Divana gönderilmesinden dolayı vekilliği düşen bir vekil de mahkemede beraat ederse tekrar onurunu kazanır ve yalnız siyasi sorumlulukla vekillikten çekilmiş bir kişi gibi yeniden her göreve hazır bulunur.