Bu memlekette, bir toplumda, bir inkılâp yapıldığı zaman elbette onun sebepleri vardır. Ancak, o inkılâbı yapanlar, inanmak istemeyen inatçı hasımlarını iknaa mecbur mudur? Cumhuriyetin, elbette taraftarları ve aleyhtarları vardı; taraftarlar, ne için ve ne gibi kanaatlere ve düşüncelere dayanarak cumhuriyet ilân ettiğini, aleyhtarlara izah ve kanaatlerinde ve icraatlarında isabet olduğunu ispat etmek isteseler de, onların, kasıtlı kafa tutmalarını giderebileceği kabul olunur mu? Elbette taraftarlar güçlü iseler, ülkülerini herhangi bir suretle; ihtilâlle, inkılâpla veya güvenilir yollardan geçirerek tatbik ederler. Bu, ülkü inkılâpçılarının vazifesidir. Buna karşı itirazlar, yaygaralar ve gerici teşebbüsler de aleyhtarların yapmaktan geri durmayacakları hareketlerdir.
1927 (Nutuk II, s. 826-827)