Subay, yalnız askere savaş araçlarını öğreten ve ona savaştaki görevini gösteren bir insan değildir. O insanca ve ulusal duygulan da işler ve onları, gerektiğinde düşman karşısında silah kadar tehlikeli hale getirir. Bizim askerimiz kışlaya işlenecek hammadde halinde gelir. Kışladan ayrıldığı zaman da geldiğinden çok farklı bir halde ayrılır. Beceriler kazanmış, yükselmiş, güçlenmiş olarak evine döner. Kışla bizde sadece bir savaş öğretimi yeri değil, aynı zamanda bir kültür ocağı, bir sanat okuludur. Böyle olmakla da ülkeye yaptığı hizmet ölçülemeyecek kadar büyüktür
Rıdvan Nafiz Ergüer’e